Cumhuriyetin Kadınları 3. İzmir Kadınlar Kongresi'nde buluştu Cumhuriyetin Kadınları 3. İzmir Kadınlar Kongresi'nde buluştu

15 sene önce Dünya ikinciliği hedefini koyan Türkiye’nin, geriden gelen Tunus’a bile geçildiğine dikkat çeken Alhat "Biz yerimizde sayıyoruz.Her kafadan ses çıkıyor. Rüzgara göre yön değiştiren sektörel politikalar nedeniyle yatırımcılar önünü göremiyor. Çünkü ortak hedefe yönelecek birlikteliği bugüne kadar kuramadık. Silkinip rehavetten kurtulalım. Yoksa çok pişman oluruz” dedi.  


 
LAFLA PEYNİR GEMİSİ YÜRÜMEZ
14 milyon verimli zeytin ağacı ile sektörün en önemli üretim merkezi Akhisar, Olivtech Fuarı'nda güçlü bir katılım sağladı. Akhisar Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Alper Alhat, sektöre "Birlik" çağrısı yaparak tüm ezberleri bozdu. Alhat, Tunus örneğine dikkat çekerek şunları söyledi: “Tunus son 15 yılda hedefine doğru, gözünü kırpmadan koşuyor. Hem üretimi hem kalitesini yükseltti. Ambalajlı ihracatta üçüncü sıraya oturdu. Bugün dünyanın neresine gitseniz İspanyol, İtalyan markalarının yanında Tunus zeytinyağlarını da görürsünüz. Lafla peynir gemisi yürümez"


 
YERİMİZDE SAYIYORUZ
"Sektörde ben dahil STK temsilcileri mikrofonu elimize aldığımızda kendi şehrimizi övüyoruz. Diğer üretici şehirlerden üste çıkmaya çalışıyoruz. Oysa Japonya’dan bakınca Amerika’dan Çin’den Brezilya’dan bakınca ne görülüyor biliyor musunuz? Hiç bir şey. Bırakın Akhisar’ı, Türkiye’nin zeytinyağı ürettiğini bile bilmiyorlar. Biz birbirimizi yerken atı alan Üsküdar’ı geçiyor. Biz sürekli yerimizde sayıyoruz" 
 
KISIR ÇEKİŞMELERİ BIRAKIN
"Bu makus talihimiz olmamalı. Kısır çekişmeleri ve boş kuruntuları bırakıp çiftçisinden sanayicisine, pazarlamacısına ihracatçısına tüm sektör bileşenlerinin destek verdiği ulusal bir zeytincilik politikası belirlersek ve koşullar değişse bile devletin kanatları altında taviz vermeden bu yolda yürürsek, 15 yılda ilk sıraya yerleşmemiz işten bile değil" 
 
AĞUSTOS BÖCEĞİ
50 Milyonluk İspanya'nın 1,5 milyon ton üretimden "korkmadığına" dikkat çeken Alhat "15 sene önce zeytin dikme seferberliği olduğunda 750 bin ton zeytinyağı üretileceği müjdelendiğinde herkes alkışlıyordu ama bu yağları nereye koyacağız, nasıl dolduracağız, nasıl iç ve dış pazarlarda son tüketici ile buluşturacağız diye düşünen pek olmadı. Ağustos böceği ile karınca hikayesindeki gibi 'o gün gelsin bakarız' denildi. Belki İtalyanlara, İspanyollara güvenildi. Gemilere yükler yükler gönderir kurtuluruz mu denildi?
 
BÜROKRASİ ÇOK AĞIR
"Bu noktada Akhisar Ticaret Borsası olarak iki yıldır Lisanslı depo kurma izinleri için gayret gösteriyoruz. Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik. Ama söylemeden geçemeyeceğim. Prosedürler çok yavaş ilerledi hala bir kaç haftalık sürecimiz var. Yeni sezona yetiştirebilir miyiz bilmiyorum ama elimizden geleni yapacağız" 
 
SEKTÖRÜ TIKAYANLAR VEBAL ALTINDA
Dünya gibi Türkiye'nin de değiştiğini, sektörde de değişim rüzgarının şart olduğunu söyleyen Alhat "40 sene öncesinin alışkanlıklarıyla, korku ve ezberleriyle, böyle gelmiş böyle gider zannedenler yüzünden zeytinyağı sektörü çok zaman kaybetti. Günlük hesaplar kişisel çıkarlar için koca sektörün önünü tıkayanlar vebal altındadır" dedi.
 
DESTEK OLMADAN OLMAZ
Sektörde yıllardır ambalajlı üretim ve depolama yatırımı yapanların olduğunu, kendilerinin de firma olarak çiftçinin ürününü hakkıyla değerlendirebilmek, üretmekten küstürmemek için yoğun çaba gösterdiğini söyleyen Alhat "Ama bu sadece bir avuç idealistin sırtlayacağı bir şeyden daha büyük. Devlet desteği ve güvencesi olmadan bu iş olmaz" dedi. 
 
YAZIK ETMEYİN
İhracatçılara verilen "Tarımsal İadeler" kapsamındaki desteklerin kaldırılması gündemde olduğunu yeni öğrendiklerini ve şaşırdıklarını da söyleyen Alhat "Yıllar önce 1 litreye kadar verilen ambalajlı markalı zeytinyağı desteği, zaman içinde eriyip kuşa döndüğü için biz 'destekleme artırılmalı' derken, kaldırılmasının gündeme gelmesine söyleyecek söz bulamıyorum. Umarım bu yalnızca yanlış anlaşılmadır veya mevzuatı değiştirilip daha efektif bir hale dönüştürülecektir. 
Aksi halinde yıllarca uğraşıp didinerek elde edilmiş, öyle diğer üretici ülkelere yapılan tedarikçilik-komisyonculuk gibi değil son tüketiciye kadar ulaşan gerçek pazarlara yazık olur" diye konuştu. 
 
NE YAPILMALI? 
Alhat, yol haritası olacak önerilerini de şöyle sıraladı:
"Çiftçilerin tarımsal faaliyetlerini birlikte yapacakları kollektif çiftçilik modellerini teşvik edecek tedbir ve destekler çıkarılmalı. Diğer üretici ülkelerin firmalarına yapılan ihracatlar, teşvik dışında kalmalı. Hatta vergi konularak sınırlandırılmalı. Ambalajlı markalı ürünler ile konserve ya da diğer işlenmiş gıda sanayinde bileşen olarak kullanılacak bulk ihracatlara teşviklerin artırılmalı"
 
Yıllardır dile getirdikleri KDV indirimi için teşekkür eden Alhat ihracat teşviklerine benzer bir modelin yasal iç piyasa satışları içinde uygulanmasını istedi. Öte yandan Olivtech Fuar'ında, Akhisar Ticaret ve Sanayi Odası ile açtıkları standın yine ilgi odağı olduğunu söyleyen Alhat, ziyaretçilere teşekkür etti.

Editör: Atakan Şen