Uluslararasılaşma çalışmalarına her gün yenisini ekleyen Ege Üniversitesi, iş birliği ağını genişletmeyi sürdürüyor. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Parazitoloji Anabilim Dalı öğretim üyeleri Prof. Dr. Yusuf Özbel ve Prof. Dr. Seray Töz’ün sorumluluğunda, gerçekleştirilen “Kum Sineği ve Sivrisinek ile BulaşanEnfeksiyonlar Başta Olmak Üzere İhmal Edilen Tropikal Hastalıkların Kontrolünde Tek Sağlık Yaklaşımı” Japonya SATREPS Hibe Projesi, Türkiye ve Japonya ortaklığında yürütülecek. Türkiye’den Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü ile Ege Üniversitesi; Japonya’dan ise JICA (Japan International Cooperation Agency), AMED (Japan Agency for Medical Research and Development) ve Tokyo Üniversitesi ortaklığında yürütülecek proje ile eklembacaklılardan
kaynaklı hastalıklarla mücadelede önemli adımlar atılacak.
Proje ekibini tebrik eden Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Ege Üniversitesi olarak benimsediğimiz değerler, ürettiğimiz bilim ve yetiştirdiğimiz nitelikli insan gücüyle, tüm insanlığı etkisi altına alan çevresel sorunların çözümünde aktif rol almayı kendimize her zaman amaç edindik. Bu anlamda uluslararası nitelikte bu projenin bir parçası olmak bizler için büyük bir gurur ve mutluluk kaynağı. Bölgenin ve ülkenin en önemli sağlık üslerinden biri olan Ege Üniversitesi Hastanesi çatısı altında topluma, uluslararası standartlarda kaliteli sağlık hizmeti sunulmasının yanı sıra yine Üniversitemizin farklı akademik birimlerinde yürütülen multidisipliner çalışmalarla da literatüre ciddi katkılar sağlanıyor. Prof. Dr. Yusuf Özbel ve Prof. Dr. Seray Töz hocalarımızın sorumluluğunda yürütülecek olan bu proje ile eklembacaklılardan insanlara bulaşan hastalıkların önlenmesi ve tedavisi için katkı sağlanacak. Tüm proje ekibini kutluyorum” diye konuştu.
“İklim değişikliği ile eklembacaklı sayısı da artıyor”
Proje hakkında bilgi veren Prof. Dr. Yusuf Özbel, “Günümüzde bilimsel başarıların interdisipliner çalışma metodolojisine bağlı olduğu gerçeğiyle toplum sağlığını korumak için üniversitemizde pek çok özgün proje hayata geçiriliyor. Japonya’nın Uluslararası İş birliği Ajansı ile Japonya Tıbbi Araştırma ve Geliştirme Ajansı tarafından desteklenen, Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü, Tokyo Üniversitesi ve Ege Üniversitesinin bilimsel desteği ile yürütülecek projemiz de bu kapsamda yapılan projelerden birisi. Her yıl dünyanın birçok ülkesinden verilen çok sayıda teklifler içinden seçilerek desteklenmeye hak kazanan ve paydaşı olduğumuz bu projeyle iklim değişikliği nedeniyle ülkemizde ve birçok ülkede artacağı düşünülen çeşitli eklembacaklılar (sivrisinek, yakarca, kene) ile bulaşan Şark Çıbanı ve Batı Nil Ateşi gibi hastalıklarla mücadelede önemli bir adım atılacak. Bunun yanı sıra bu hastalıkların daha yaygın olarak görüldüğü 5 ilimizde bulunan İl Halk Sağlığı Laboratuvarlarına ve Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Parazitoloji Anabilim Dalı’mızdaki laboratuvara yeni donanımların sağlanması da söz konusu olacak” diye konuştu.
“Her iki ülke arasında deneyim paylaşımı olacak”
Prof. Dr. Töz, “Bu projede hem hastalar hem hastalık yapıcı etkenler (parazit, virüs gibi) hem de hastalığı bulaştıran eklembacaklılar üzerinde yapılacak bilimsel araştırmalar ile halen var olan hastalıkla mücadele rehberleri geliştirilecek. Aynı zamanda üniversitemizdeki ve S.B. Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’müzdeki araştırıcı ve öğrenciler ile Japonya’daki araştırıcı ve öğrencilerin karşılıklı olarak her iki ülkedeki eğitimlerinin sağlanması ve deneyimlerinin paylaşılması mümkün olacak. Bu hastalıklarla ilgili tüm parametrelerin ele alınacağı bilimsel araştırmaların düzeyine bakacak olursak; hasta başında hızlı bir şekilde yapılabilecek yeni tanı testlerinin oluşturulması, hastalık taşıyan eklembacaklılardaki hastalık etkenlerinin saptanacağı yöntemlerin geliştirilmesi ve insektisitlere karşı direnç durumunun belirlenmesi, bu hastalıkların yayılımlarını gösteren haritalar hazırlanarak coğrafi bilgi sistemlerine dayalı riskli alanların ortaya konulması ve böylece erken uyarı sistemlerinin oluşturulması planlanıyor. Türkiye ile Japonya’daki ilgili kurumları, üniversiteleri ve araştırıcıları bir araya getirerek söz konusu hastalıkların görüldüğü diğer ülkelere de örnek olabilecek çalışmaların yapılmasına olanak sağlayan Japonya Hükümetine, Japon Uluslararası İşbirliği Ajansına, Japon Tıbbi Araştırma ve Geliştirme Ajansı’na, Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı’na, Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’ne ve çalışmaya katkı sağlayan her iki ülkedeki bilim insanlarına teşekkür ediyoruz” dedi.