Günümüzde yemek, içmek gibi temel bir ihtiyaç olarak görülen sosyal medyada, neredeyse hemen hemen her gün çeşitli paylaşımlar yapmaktayız. Bu paylaşımlar kimi zaman sadece kendimize ait olduğu gibi, kimi zamanda başka kişilerin hayatına dair kesitleri içermektedir.

Başkalarının hayatına dair bir paylaşım yapma kastımız olmasa dahi, yapmış olduğumuz bu paylaşımlarda başkasına ait bilgilere ulaşılabiliyorsa, yapılan paylaşım o kişinin kişisel verilerinin ihlali anlamına gelir ve suçtur.

Şöyle ki, sosyal medyada yapılan paylaşımlardaki, kişilere ait bazı kimlik, sağlık bilgileri, fotoğraf, ses, görüntü ve videolara ait bilgiler, kişisel veri niteliğindedir.

Yani, trafikte paylaşılan bir fotoğraftaki başkasına ait aracın plaka numarası, kafede paylaşılan fotoğrafta görünen tanımadığımız diğer kişilerin görüntüsü, spor salonunda paylaşılan fotoğrafta diğer spor yapan kişilerin görüntüsü, hastanede paylaşılan fotoğrafta görünen bir hastanın görüntüsü vb. veriler, kişisel veridir ve bunların o kişinin rızası olmaksızın paylaşılması, o kişinin kişisel verilerinin ihlalidir.

Zira kişisel veri, bize o kişi hakkında bilgi vermektedir ve kişiyi ulaşılabilir hale getirmektedir. Yukarıdaki örneklerde, spor salonunda paylaşılan bir fotoğraf, fotoğrafta görünen kişilerin bize o spor salonuna gittiği hakkında bilgi vermektedir. Yine, hastanede paylaşılan bir fotoğraf, fotoğrafta görünen diğer kişilerin hasta olduğuna ve o hastaneye gittiğine dair bilgi vermektedir. Kişilerin belki de başkalarının bilmesini istemediği bu bilgilerini paylaşmak da açıkça kişilik haklarının ve kişisel verilerinin ihlalidir.

Kişisel Verilerin Korunması Karşısında, Paylaşım Yapma Özgürlüğü Savunulabilir Mi?

Kişisel verilerin korunması karşısında, paylaşım yapma veya haber yapma özgürlüğü kesinlikle savunulamaz.

Çünkü, kişinin açık rızasını almadan görüntüsünü çekip hukuka aykırı şekilde yaymak, paylaşım özgürlüğü ile açıklanamaz.

Kişisel veriler kişilere ait bilgiler içerdiğinden, kişilerin açık rızası olmaksızın işlenemez, kullanılamaz ve paylaşılamaz. Kişisel verilerin korunması, kişilerin mahremiyet haklarının sağlanması için önemlidir.

Bu sebeple sosyal medyada paylaşım yapmadan önce bir kez daha düşünmeli ve yapmış olduğumuz paylaşımların içeriğine daha fazla dikkat etmeliyiz. 

Sosyal Medya Paylaşımları Sebebiyle Dolandırıcılık Suçunun Mağduru Olunabilir.

Günümüzde dolandırıcılık vakalarının önemli bir kısmı, kişilerin sosyal medya platformlarında yaptığı dikkatsiz paylaşımlardan kaynaklanmaktadır. Dolandırıcılar, o paylaşımlardan elde ettiği bir bilgiyi kullanarak suç işlemekte, bilgileri kullanılan kişi de bu sebeple maddi ve/veya manevi çeşitli mağduriyetler yaşamaktadır.

Kişiler, her geçen gün dijital ortama yeni bir bilgi koyarak veya veri ekleyerek kendi hakkında veri toplanmasına izin vermektedir. Kötü niyetli kişiler tarafından da bu verilerden yola çıkılarak kişinin profili çıkarılmakta ve o kişinin dikkatini çekecek şekilde, kişiye yönelik suç işlenebilmektedir.

Kişilerin Açık Rızası Olmaksızın Verilerinin Paylaşılması Suçtur.

Sosyal medya platformlarında bir kişinin kim olduğunu belirleyecek şekilde yapılan paylaşımlar, hukuka aykırıdır ve 6698 sayılı Kanun'a göre bu paylaşımları yapanlara idari para cezası verilebilir.

Bu hususa ilişkin olarak, emsal nitelikteki Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nun 27/04/2021 tarihli ve 2021/422 Karar sayılı kararında; “… ilgili kişinin veri sorumlusunun iş yerinde pilates eğitmeni olarak çalıştığı, iş ilişkisinin sona ermesinden sonraki tarihlerde veri sorumlusunun sosyal medya hesabından ilgili kişinin fotoğraflarını kullanarak herkese açık şekilde paylaşımlarda bulunduğu, bu sebeple veri sorumlusuna başvuruda bulunularak ilgili paylaşımının kaldırılması, fotoğrafların ilgili kişiye iade edilmesi, veri sorumlusunda bulunan fotoğrafların yok edilmesi ve veri sorumlusu nezdinde reklam veya başka bir amaçla sosyal medyada kullanılmamasının talep edildiği, veri sorumlusunun başvuruya cevabında söz konusu fotoğrafların kullanımından vazgeçildiğini belirtmesine karşın, herkes tarafından erişilebilir sosyal medya hesabında fotoğrafların yayınlanmaya devam ettiği, ilgili kişinin açık rızası alınmamasına rağmen fotoğrafların paylaşıldığı ve talebe rağmen sosyal medya platformundan kaldırılmadığı, paylaşılan fotoğrafla ilgili olarak ilgili kişiye hiçbir bilgilendirme yapılmadığı ve aydınlatma yükümlülüğünün de yerine getirilmediği, söz konusu fotoğraf paylaşımının 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanununa aykırı olduğu belirtilerek, veri sorumlusu hakkında gereğinin yapılması talep edilmiştir.

İlgili kişinin fotoğraflarının veri sorumlusuna ait sosyal medya hesabından kaldırılmaması nedeniyle veri sorumlusunun Kanunun 5 inci maddesi kapsamında herhangi bir kişisel veri işleme şartına dayanmaksızın kişisel verileri hukuka aykırı şekilde işlemek suretiyle Kanunun 12 nci maddesinin (1) numaralı fıkrası kapsamında uygun güvenlik düzeyini temin etmeye yönelik gerekli teknik ve idari tedbirleri almadığı kanaatine varılması nedeniyle veri sorumlusu hakkında Kanunun 18 inci maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendi kapsamında idari para cezası uygulanmasına” karar verilmiştir.

Bununla birlikte, TCK da “kişisel verilerin hukuka aykırı kaydedilmesi, bir başkasına verilmesi, yayılması veya ele geçirilmesi” suç olarak tanımlanmaktadır.

Bu kapsamda, sosyal medya platformlarında yapılan paylaşımlarda, kişisel verileri ihlal edilen kişiler, Cumhuriyet Başsavcılıklarına bu suç bakımından şikayette bulunarak, paylaşımı yapan kişi hakkında dava açılmasına da sebep olabilir.

Av. Çiler Nazife Koşar